Bu sıralar dikkat çekici yoğunlukta
“deniyorum ama olmuyor, dönüşemiyorum bir türlü” konulu mailler geliyor…
Yuvaya Yolculuk yazımı şöyle
bitirmiştim: “Yıllardır uğraşıyor ve
hala yuvaya biraz olsun yaklaştığınızı hissedemiyorsanız büyük olasılıkla
yanlış harita ile ilerlemeye çalışıyorsunuz demektir. Sizin için sadece kendi
haritanız doğru çalışır, onu bulun…” ve yine aynı yazımın içinde Human
Design’ın bize hayat yolunda nasıl ilerleyeceğimizi sunan bir harita gibi
olduğunu söylemiştim…
Dört tip vardır; bu
dört tipin hayatta ilerleme yolu ve aracı birbirinden farklıdır…
Başka şekilde bunu anlatırsak:
Eğer sizin aracınız helikopter
ise havada çok rahat ilerlersiniz, zorlanmadan, koşulları zorlamadan akıp gidersiniz
ama otobanda ilerlemeye çalışırsanız öylece sıkışıp kalırsınız,
bir cm ilerleyemezsiniz…
Eğer aracınız bir kano ise hayat yolunuz bir
nehirdir ve akıntı ile siz de akıp gidersiniz ama havada ya da otobanda olmaz,
yapamazsınız…
Hayat aracınız bir motosiklet ise
yolunuz otobandır…. Şovunuzu yaparsınız, uçmayı denerseniz, belki birkaç
saniye havalanabilirsiniz ama kaçınılmaz sonuç yere çakılırsınız; sığ sularda
belki kullanabilirsiniz ama bir süre sonra ya çamura saplanır ya da motora
giren su ile çalışamaz hale gelirsiniz.
Hayat aracımız, bizim hayat
yolumuz için uygun şekilde inşa edilmiştir. Biz zihinle kendimize yeni bir yol
seçmeye çalışsak da, aracımızı ona göre modifiye etsek de illaki
tıkanır, sıkışır ve bir süre sonra ilerleyemez hale geliriz…
Hayat zor mu? Sizin için
hazırlanan kurallara uymadığınızda zor, başka şekillerde hareket etmeye
çalıştığınızda zor, kuralları bilmeden hareket etmeye çalıştığınızda da zor…
Bir danışanım
yıllarca astroloji, pin kodu, doğum sayısı vs gibi bir sürü
kendini tanıma yöntemini araştırmış ve üzerilerinde çalışmış, eğitim
süreçlerinden de geçmiş… Analiz sırasında bana “evet bu yeteneğim olduğunu bana
hepsi söylüyordu ama bu yaşıma kadar bunu kullanamadım, ortaya çıkmadı. Şimdi
anlıyorum, aslında nasıl kullanacağımı bilmiyormuşum." dedi...
Size, bir özelliğinizin
olduğunun söylenmesi onu kullanabileceğiz anlamına gelmiyor… doğru kullanım şekilleri ya da o yeteneğin ortaya çıkması için bazı koşullar gerekli olabilir… Bunlar farklı
ve kişiye özel durumlar olduğundan teker teker anlatılabilecek gibi değiller…
Kendini
tanımak demek kendinle ilgili her şeyi bilmek değildir. Nasıl hareket edeceğini bilmektir, yeteneklerine ve farklılıklarını doğru kullanmaya götürecek yolları ve o yoldan
alıkoyan zihin oyunlarını bilmektir…
Birkaç yıl önce arkadaşım, kimliği
yok etme üzerine, "ben hiçim, hiç kimseyim" kavramı ile ilgili bir konuşma
göndermişti… Konuşmayı çok hatırlamıyorum ama soru soran bir kadın dikkatimi çekmişti. Kadının
kendini kaybettiği her halinden belliydi, ruhsal gelişim metotları arasında
kaybolmuş… duruşu, ses tonu, söyledikleri… zaten bir hiç olmuş ve bu kadına yine bu
öneriliyordu. Cidden çok kötü bir videoydu… belki benim gibi belirli bir
kimliğe tutunmaması gereken kişi için “hiç olma kavramı” doğru olabilir, o da
düzgün anlatılırsa ama ya kimliklerini kaybetmemesi gereken insanlığın %50'si ne
yapacak… Hiçliğin peşinde koşarken hayatın içinde savrulacak ve oradan oraya toslayacaklar…
Neyi geliştirmenin ya da törpülemenin iyi olacağını
bilmeden hareket ederseniz; kendinizi, ortaya çıkarmanız gerekeni daha da yok ederken,
törpülemeniz gerekeni daha da sivriltirken bulabilirsiniz. Zihin size bunu
mutlaka yaptırır; onun görevi sizi yoldan çıkartmak…
Evet uğraşıyorsunuz, okuyorsunuz,
dinliyorsunuz, elinizden geleni yapıyorsunuz ama olmuyor… Doğru şey üzerine
çalıştığınıza emin misiniz? Kendiniz için doğru tercihleri yaptığınıza? Doğru
kişileri seçtiğinize? Mesela seçim için kriteriniz ne? Bu kriteri belirleyen
zihin mi? öz mü?
Human Design’da 7 yıl kavramını
duyanlar bu süreyi çok uzun buluyor…Değil 7 yıl, 27 yılını dönüşüme harcayıp milim ilerleyemeyen hatta kaybolan insanlar var… Human Design size kendi yolunuzda kendi aracınızla nasıl
ilerleyeceğinizi anlatıyor, Dönüşüm Başlasın’da ise bunu hayata nasıl
geçireceğimiz üzerine çalışıyoruz… Teorik bilgiyi hayata geçirdiğimizde bir
değeri, önemi vardır...
Neden Dönüşüm Başlasın ismini verdim? Çünkü ben bir manifestörüm ve manifestörlerin bu dünyadaki görevi “başlatmak”tır. İşi, projeyi, ilişkiyi, arkadaşlığı, sohbeti vs vs… başlatmak bizim görevimiz. Diğer yandan benim hayat amacıma bakarsak onda da insanların hayatlarını değiştirmeleri için provoke etmek ve başlangıç butonuna basmak vardır. Buradan da başlatmak geliyor… Dönüşüm Başlasın ismini bulmak çok zor olmadı, hayattaki misyonum bu…
Ve tekrar etmek bazen iyidir “Yıllardır uğraşıyor ve hala yuvaya biraz
olsun yaklaştığınızı hissedemiyorsanız büyük olasılıkla yanlış harita ile
ilerlemeye çalışıyorsunuz demektir. Sizin için sadece kendi haritanız doğru
çalışır, onu bulun…”
İletişim için: arslaneb@gmail.com
Fotoğraf için Aydan Çınar'a teşekkürler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder