15 Ekim 2019 Salı

YENİ HAYATINA HOŞ GELDİN…



Benim için son iki yıl içe dönme ve bir dönemi kapatma süreciydi. Astrolojik olarak bakıldığında Satürn 12. evimdeydi. Satürn’ün bu geçişini araştırdığımda bilinçaltı tüm tortuların, korkuların ve geçmişin tekrar karşımıza çıkıp bizi zorladığı sancılı bir süreç olduğu ve depresyon riski olabileceği anlatılıyordu.


Bu süreçte geçmişteki her bir tozun, toprağın, yükün, ağırlığın son kez incelemesi yapıldı. İşlenecek konuları ben araştırmadım, kurcalamadım her şey kendi istediği sıra ile karşıma çıktı. Bütün geçmişim şöyle bir havalandı. İnanılmaz keyifli bir deneyimdi. Öncesinde büyük yükleri üzerimden attığım için zorlandım diyemem. 

Aralık 2017’de Aamir Khan’nın Yerdeki Yıldızlar-Her Çocuk Özeldir filmini seyrettim. Sonrasındaki bir hafta ağlayarak tekrar tekrar izledim. Disleksi (öğrenme bozukluğu) olan bir çocuğun yaşadıkları anlatılıyordu. Disleksi olduğumu bir yıl öncesinde öğrenmiştim ama benzer bir hayatı görmek özellikle 12. evinden Satürn geçen biri için şok ediciydi. İlk birkaç gün küçük Ebru’nun yaşadıklarına ağladım. Sonrasında filmdeki çocuğun aksine bana kimsenin yardım etmediğine, kimsenin beni anlamadığına ve elini uzatmadığına ağladım. Ebru baya yalnızmış…

Kimse bana yardım etmedi diye ağlarken birden “ben ne kadar güçlü bir çocukmuşum, kendi kendime öğrenme bozukluğuma çözüm bulmuşum” demeye başladım. Dersi dikkatli dinlemeye, okula hazırlıklı gitmeye, ödevleri zamanında yapmaya, gerektiğinde tekrar yapmaya ve disiplinli şekilde çalışmaya başlamıştım. Gerçekten çok güçlü ve en önemlisi kendine yeten bir çocukmuşum. Çocukluktan sonra da kendimi iyileştirmeyi, pratik yol bulmayı, kendim için yöntemler geliştirmeyi defalarca başarmışım. Depresyona girmek üzereyken özgüvene dönen bir süreç yaşadım o bir haftada.

Öğrenme bozukluğu için kendime yol bulmam ilkokul beşinci sınıfın ilk dönemine denk gelmişti ve sonrasında okuldaki başarım uçuşa geçmişti. O zamanlarda astroloji haritamda nasıl etkiler var diye bakarken Satürn’ün 12.evden birinci eve geçtiğini fark ettim. Hayatta kalmak için Ebru yeni bir kişilik geliştirmişti (1. Ev); ağır başlı, hanım hanımcık, uysal, çalışkan, sessiz, sakin vs uzun yıllar boyu benim için çok kullanışlı oldu, hayatta kalmamı sağladı.

2008 civarında otuz yaş krizi başlarken (Satürn return zamanı) artık bu yeni kişilik işe yaramıyordu. O zamanlar hayat bana çok ağır geliyor sanıyordum ama aslında benden uzak yapıdaki bu kişiliğe tutunmak ağırdı… Başlatıcı, öncü, istediğini yapan kimseyi umursamayan bir manifestör, anarşist yapısı olan bir 3/5, çok güçlü kalp merkezi yani egosu ve öz değer duygusuna sahip, mücadele yeteneği olan bir insan ne kadar daha uysal, edilgen, sakin, ağırbaşlı olarak hayata devam edebilirdi… Zor olan hayat değil, benim seçtiğim yoldu.

Son iki yılım bu seçimin nedenlerinin daha da derindeki kökenini görmek, keşfetmekle geçti… Bu seçim hata değildi, o günün koşullarında belki de en iyisiydi ama artık geçerliliği kalmamıştı.



4 Temmuzda 40. yaş günüm için ablam sürpriz hazırlamıştı. Okul arkadaşlarım, yurt arkadaşlarım, iş arkadaşlarım, yakın arkadaşlarım, üniversite hocalarım, koçluk eğitimini aldığım hocam, Amerika’daki Human Design eğitimini aldığım hocam, akrabalar, aile dostları kısacası benim hayatıma bir şekilde dokunan herkesin doğum günüm için hazırladıkları videolar ile karşılaştım. Ablam bu sürprizi 40. doğum günüm için yaptığını sanıyor ama aslında çok daha büyük bir amaca hizmet ediyordu. O gün benim geçmişime ve eski Ebru’ya vedamdı.  Umarım herkese böyle güzel vedalar nasip olur…

Aradan aylar geçti ve ben boşluktaydım. Otuz yıllık bir döngü sonlanmıştı ve yenisi başlamak üzereydi ama yeni Ebru’nun son ayarları yapılıyordu. Kapanışı yapmak her şeyin bittiği anlamına gelmiyordu yeninin nasıl olacağı daha önemli bir konuydu. Ben nasıl bir hayat istiyorum ve ben nasıl olmak istiyorum. Bunu yıllardır düşünüyordum ama son farkındalıklar farklı bakış açıları kazandırmış ve daha cüretkâr olmayı öğrenmiştim. O süreçte Satürn geri gidiyordu ve tam olarak benim yükselen noktamda durdu durdu durdu ve tekrar düz harekete geçti. Satürn artık tamamen birinci evime geçince sis perdesi de kalktı ve artık yeni Ebru doğdu…

Yeni hayatına hoş geldin Ebru...


Özel Not: Emine Arslan, ablacığım düşüncen için, emeğin için, vesile olduğun veda için ve yanımda olduğun için çok teşekkürler…